EDEBİYATIN KALBİ İLESAM KÜLTÜR EVİNDE ATTI (16 KASIM 2013)

 / ETKİNLİKLERİMİZ

EDEBİYATIN KALBİ İLESAM KÜLTÜR EVİNDE ATTI (16 KASIM 2013)

Edebiyatın, sanatın ve kültürün konuşulduğu, şiirlerin okunduğu İLESAM Cumartesi sohbetleri tüm hızıyla devam ediyor. İLESAM Kültür Evi birbirinden güzel, birbirinden anlamlı etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Farklı konulardaki söyleşiler, değişik temalardaki şiirler katılımcılarıyla buluşuyor. 


Bu Cumartesi, Gazi Üniversitesinden Doç. Dr. Mustafa Kurt’u konuk etti İLESAM. Kurt’un “Kültür ve Edebiyat” üzerine aktardığı hususlar katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü.
İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız, Meslek Birliğinin çalışmaları hakkında genel bilgiler verdi. İLESAM olarak kültüre ve edebiyata hizmet etmek için yarışmalar düzenlediklerini söyledi.


Parmaksız “Bu sene “Esere Saygılı, Korsana Karşıyız” adlı Slogan ve Logo yarışmasının üçüncüsünü gerçekleştiriyoruz. Yirmi beş ilçeden bir ilçeyi pilot ilçe olarak seçiyoruz. Gölbaşı ve Altındağ’dan sonra bu sene de Yenimahalle’yi pilot ilçe olarak seçtik. Bu demektir ki yirmi beş yıl boyunca pilot ilçe değişecek. Amacımız çocuklarımızı 5846 sayılı Fikir ve Sanat eserleri kanuna göre korsana karşı bilinçlendirmek ve Telif Hakları konusunda toplumsal şuurun gelişmesine katkı sağlamaktır. 2014 yılından umutluyum. Güzel gelişmeler olacak. Çalışmalarımız, bağlantılarımız devam ediyor.” sözleriyle konuşmasını sonlandırarak sözü Doç. Dr. Mustafa Kurt’a bıraktı.

Doç. Dr. Mustafa Kurt “Batı, yazılı kültürün çöktüğünü fark edince tekrar yazılı kültüre dönüş yaptı. Okurlar, kitap yazan insanlar var ama bunun karşılığında başka faktörler de var. Ben de bir öğretmenim. Çocuklar kitap okumuyor, kültürsüz yetişiyor, kelime dağarcıkları geniş değil. Televizyon izlemek zahmet istemez. En fazla yapılacak şey kanal değiştirmektir. Ama o popüler kültür olduğu için ön plandadır. İnternet de böyledir. Dünyaları daralıyor, hayal güçleri çalışmıyor. Zahmetsizce kurdukları sanal dünyanın içinde yaşıyorlar. Aileler çözülüyor, arkadaşlık ilişkileri yara alıyor. Karşılıklı konuşma yok neredeyse. 



Çoğu kişi popüler kültürün yansımalarını okuyor aslında. Çünkü popüler kültür araçları edebiyatın akışını engelliyor. Eğer siz marka iseniz bir şey yapmanıza gerek yok. Kitaplar, reklamcıların ofislerinde pazarlanıyor. Menajerleri bile var. Bilgi toplayan asistanları mevcut. Kitapları afişlerden, billboardlardan biliyoruz. Gazetelerin kitap ekleri var. Kitap tanıtımları yapılıyor mali anlamında karşılığı ödenirse. Lakin unutulmamalıdır ki en iyi reklamı yapan okurdur. 

Bir kitabın az ya da çok okunması yazarının değerli veya değersiz olduğunu göstermez. Yazarlar dünyanın en yalnız insanlarıdır. Yazmak ve okumak yalnızlık ister. Yazabilmek için önce çok iyi bir okur olmak gerekir. 

Bir insan yazı yazıyorsa edebi olup olmamasının benim için çok da önemi yok. Yazmak önemli ama ne yazdığınız da önemli zira yazma şekli meşrulaştığında ve bu ‘iyi’ diye yayıldığında olay, tehlikeli bir boyut alabilir.

Ne yazık ki bizde eleştirmenlik kurumu yok. Eleştirmenler olacak ki; iyi ve kötü birbirinden ayrılabilecek. Kitapları iyi okuyan okurun, takip edebileceği eleştirmenlere ihtiyacı var. Edebi olanın ortak bir dili vardır.

Zaman zaman duyarsınız ‘ unutulmuş bir yazar, kıymeti zamanında bilinmedi’ şeklindeki söylemleri. Bu bağlamda üniversiteler devreye girmeli. Türkolojiyle ilgili dört bölüm var, akademisyenler var. Fakat onlar fildişi kulelerinde oturuyorlar. Elli yıl geçmeden hüküm verilmez, şeklinde değerlendiriyorlar, zaman en güzel elektir, düsturundan yol çıkıyorlar.Ve biz hala genel kabul görmüş yazarları konuşuyoruz.

Halk bunu istiyor, mantığı yanlıştır. Sen ne verirsen halk, onu almak zorunda bırakılır. Yazmak bir tutkudur. Zamanın gerektirdiği bir yazma şekli var artık. 

Kısaca; yalnızlaşmış, yabancılaşmış, yozlaşmış, dünyayı seyrettiği dizilerden, bilgisayar oyunlarından ibaret sanan, hayal dünyası olmayan çocuklar yetişiyor. Resimli kitaplar, çocuklara kitabı sevdirmek için bir araçtır.

Tabii çok umutsuz olmamak lazım. Hala okuyan bir damar mevcut. Altın gibi bir nesil de var ama sayıları az. 

Mesele ünlü olmakta yahut çok satmakta değil. Asıl olan sistemin çöküyor olması.Asıl sorun artık Türkçe’nin olmaması. Kötü örnek her zaman için iyi örneği kovar. Yazılı kültürün çöktüğünü ve tehlikeli olduğunu yaklaşık on yıldır görüyorum. Bu gidişata teslim olmak yerine önünde durmanın gerekliliğini düşünüyorum.” diyerek konuşmasına son verdi. 

Doç. Dr. Mustafa Kurt, konu ile ilgili olarak kendisine yöneltilen soruları da cevapladı.


Söyleşinin ardından İLESAM Kadın Komiteleri Başkanı İlter Yeşilay tarafından Doç. Dr. İbrahim Atabey’e bir Teşekkür Belgesi takdim edildi.

İLESAM Ankara Şube Başkanı Durak Turan Düz’ün sunumuyla devam eden ve etkinliğin ikinci bölümünü oluşturan şiir dinletisinde özlem, sevgi, dert, gözü yaşlı analar, kusur, doğal güzellikler, parklar, Çanakkale, Dünya’nın tadı, Mihri Hatun, Yeşilçam, acı, kadın, keder, hasret, aşk, konularını içeren şiirler seslendirildi. Nevzat Taşkıran ve Murat Duman şarkı söyleyerek Ayten Gülçınar ile Behram Aktemur atışarak programa renk kattılar.

***

Etkinliğe katılan isimler arasında Selçuk Küçükkalıpçı, Niyazi Bali, Sibel Unur Özdemir, Mahir Ünat, İsmet Bora Binatlı, , Feyzullah Seçkin, Elifçe, Aşık Dudai, Şakir Susuz, Cahit Karaç, Tuncer Ulusoy, Nevzat Taşkıran, İlter Yeşilay, Hanefi Işık, Süleyman Altın, İbrahim Yaman, Sezai Gürler, Ali Haydar Karahanoğlu, Meral Otan, Necati Aslan, Sevgi Yücebaş, Fatma Kalkan, Müzeyyen Keskin, Hüseyin Ünlü, Aysel Biçer, Mehmet Biçer, Kemal Aslan, Sevinç Güven Doğancan, Kemal Çakır, Osman Öcal, Mediha Uzar, Cemile Cinali, Murat Duman, Ayten Gülçınar ve Behrami Aktemur da bulunuyordu.

***
***
***
***
***
***





HABER METNİ: SİBEL UNUR ÖZDEMİR 
FOTOĞRAFLAR: SİBEL UNUR ÖZDEMİR
YAYINA HAZIRLAYAN: NUR ERSEN
Kültür ve edebiyatın konuşulduğu, edebiyatın günümüzdeki sorunlarının dile getirildiği, şiirlerin coştuğu, dostlarla sohbetlerin edildiği, tavşankanı çayların yudumlandığı, bir Cumartesi günü etkinliği daha anılarda ve yüreklerde yerini aldı.

 

 Okunma Sayısı : 2963         18 Kasım 2013

Yorumlar

Yorum Yap

Adınız Soyadınız

Girilecek rakam : 148828

Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.