Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği güncel konuları kültür evine taşımaya devam ediyor. Bu haftaki Cumartesi Sohbetlerinde “Olumlu Düşünce” konusu Prof. Dr. İbrahim ASLANOĞLU tarafından anlatıldı. 
Aktüel konuların, edebiyatın, sanatın ve kültürün konuşulduğu, şiirlerin okunduğu program İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız’ın yaptığı açılış konuşması ile başladı.

 

İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız “Kalıcı mutluluk yoktur. Evlilik, çocuğunun olması vb. olaylar mutluluk verir insana. Çoğu vakit sahip olduğumuz güzellikleri unutuyoruz. Evvelce eften püften şeyleri kafama takarak kendimi mutsuz ettiğimi fark ettim. Bizler bunun farkında olsak da, söylesek de, yazsak da; bile bile kuralı ihlal ediyoruz, aynı kırmızı ışıkta geçilmeyeceğini bildiğimiz halde, geçtiğimiz gibi. Kurallara uysak kırmızı ışıkta geçmesek ne olur; en fazla gideceğimiz yere birkaç dakika geç gideriz. Bunun farkında olsam da zaman zaman ben de herkes gibi yine aynı şeyi yapıyor, eften püften şeylerle dertlenebiliyorum, dertlenebiliyoruz. Ama başkalarının sorunlarını işittikçe, gördükçe kendi problemlerimizin hiçbir şey olmadığının idrakine varıyor, benimki de dert mi onların ne derdi varmış, diyebiliyoruz. 
Olumlu düşünmek belki de Polyannacılık oynamak tabiri ile aynı anlama gelir.
İslam felsefesi alanında halk aşıkları başlarına dert gelmeyince Allah’ın onları unuttuklarını düşünürlermiş. Mevla sevdiği kuluna dert verirmiş, sabretsin diye.Mesela Fuzuli ıstıraba gönüllü olarak razı olmuştur; bu mazoşistlik değildir.” cümleleriyle olumlu düşünce konusuna dair düşüncelerini paylaştı katılımcılarla ve sözü Prof. Dr. İbrahim Aslanoğlu’na bıraktı.

 

Toplumumuzda insanların çoğunluğunun olumsuz düşündüğünü kendilerini sürekli olarak başka insanlarla karşılaştırdıklarını; aslında insanın en büyük düşmanının yine kendisi olduğunun altını çizerek konuşmasına başlayan Prof. Dr. İbrahim ASLANOĞLU “Bencillik, gurur, kibir,sürekli kendini haklı görme, hile, kin, kendini suçlama, güvensizlik, çekememezlik, nefret, çaresizlik, düşmanlık, sürekli eleştirel davranmak vb. hasletler olumsuz düşünceler içinde sayılır. Türkiye’de kitle iletişim araçlarına baktığımızda sabahtan akşama kadar olumsuz duygu ve düşünceler yaydıklarını görebiliriz.Sadece Türkiye’de değil bütün dünyada -birkaç istisna dışında- özel tv. kanalları çok uluslu şirketlerin maddi destek ve güdümündedir; çünkü bunlar vasıtasıyla psikolojik savaş yapılarak ülkeler, siyasal ve ekonomik olarak çökertilip sömürgeleştirilmek istenmektedir.
Güven duygusu ve yaşama azmi ile Tanrı’nın bir lütfu olarak dünyaya gelen çocuklarımızın ilköğretim 4.sınıfa geldiklerinde kendilerine olan güven duygularının %80-85’ini kaybettikleri görülüyor yapılan araştırmalar sonucunda. Düşünecek olursak çoğumuz bizi teşvik ve takdir etmeyen, sürekli eleştiren, yasaklayan, yapamayacağımızı, başaramayacağımızı söyleyen ailelerden geliyoruz ve bu olumsuz davranışların etkisiyle yetersizlik duyguları ve aşağılık kompleksi ile yetiştiriliyoruz.
Ben, olumsuz düşüncelerin eğitim aracılığıyla olumlu hale dönüştürülebileceğini düşünüyorum ; bunu yaptığımızda yaşamımızda mucizeler yaratabileceğimize inanıyorum.
Zihnimizi olumlu düşüncelerle doldurabilirsek; o bize sağlık, başarı, sevinç, mutluluk olarak geri dönecektir. Gerçekten de insanlar pozitif düşünür ve bu düşünce gücünü güçlü bir şekilde kullanırlarsa fizik kurallarına aykırı sonuçlar yaratılabiliyor.

 

İnsanlarda hata ve kusur bulmak kolaydır. Dikkatimi çeken bir husus var ki; o da bir kişinin yaptığı onca iyiliği görmeyerek tek bir kusuru ile onu bütünleştirip silip atmak, kötü insan olarak nitelendirmek ne kadar doğrudur. O kişi yaptıklarından pişmanlık duyabilir, hatası onu olgunlaştırmış olabilir ve bu edinim hayatının geri kalanında ona daha iyi bir insan olma şansı verebilir.
Genç kalabilmek için; kin ve düşmanlık duygularını yok etmek, spor yapmak, meditasyon yapmak, ibadet etmek, insanları sevmek, gülümsemek, sağlıklı beslenmek, stres ve üzüntüden uzak durmak, halinden memnun olmak, şikayet etmemek gerekir.
Sonuç olarak; General Mac Arthur’un da dediği gibi, bir şeye inandığınız, ümidinizi koruduğunuz, güzelden iyiden nasibinizi aldığınız, doğa, insan ve Tanrı ile iletişime duyarlı olduğunuz sürece genç kalırsınız. Neyi hayal ederseniz gerçeğiniz odur.İnsan yeter ki istemeye görsün, bir yolunu, yöntemini mutlaka bulacaktır.Bu da demektir ki; hastalık, sağlık, başarı, mutluluk vb. gibi olgular elimizdedir. O halde bunların tam tersi olan kavramları seçerek hayatımızı zorlaştırmayalım.” diyerek sözlerine son verdi.

Konuşmasını kendi yaşantısından örnekler vererek, çeşitli anekdotlarla, özlü sözlerle, anlatılarla zenginleştiren Aslanoğlu’nun dile getirdiği özlü sözlerden bazılarını da paylaşalım: 
William Shakespare ‘İyi ve kötü diye bir şey yoktur, biz onu düşüncelerimizle yaratırız.’
Halil Cibran ‘Ermiş’ isimli eserinde ‘Acıları kendimiz seçeriz.’ 
Everett Dirksen ‘Yaşam durağan değildir, düşüncelerini değiştirmeyenler düşkün evindeki yaşlılarla, mezarlıktakilerdir.’
Helen Keller ‘Hayat ya cesur bir denemedir ya da hiçbir şeydir. Hata yapmayanlar, hiçbir şey yapmayanlardır.’
Gandhi ‘Düşünceleriniz pozitif olsun; çünkü düşünceleriniz sözleriniz olur. Sözleriniz pozitif olsun; çünkü sözleriniz davranışlarınız olur. Davranışlarınız pozitif olsun; çünkü davranışlarınız alışkanlıklarınız olur. Alışkanlıklarınız pozitif olsun; çünkü alışkanlıklarınız değerleriniz olur.’
Edison ‘ Bana zeki adam değil, olumlu tutum ve davranış gösteren adam lazım.”
Anthony Robbins ‘ Ne isterseniz yaşam onu size verecektir. Yeterli inandırıcılıkla, kendinizi vererek isterseniz, dünyada her şeyi elde edebilirsiniz.Bazı şeylerin elde edilmesi fazla inanç ve enerji gerektirir; çok çalışarak onları da elde edebilirsiniz.’

 

Kendisine konu ile ilgili yöneltilen soruları da cevaplayan Prof. Dr. İbrahim Aslanoğlu’na katılımlarından dolayı Prof. Dr. Nurullah Çetin tarafından bir Teşekkür Belgesi takdim edildi.
Etkinliğin ikinci yarısını oluşturan Şiir Dinletisi İLESAM Ankara Şubesi Başkanı Turan Durak Düz tarafından gerçekleştirildi.

 

Niyazi Bali, Aşık Dudai, Cahit Karaç, Sevinç Doğancan Güven, Hanifi Işık, Ali Kemal Parıldar, Hayriye Çitoğlu, Orhan Vergili, Sevimbike Polat, Nurullah Çetin, Bayram Yelen, Nur Ersen, Hayrettin Gültekin, Sevgi Yücebaş, Aşık Sevdai, Necati Özdenkoş, İbrahim Yaman, Sibel Unur Özdemir ve Sadık Kılıç etkinliğe katılan isimler arasındaydılar.

 

Kimi zaman İLESAM okulları ziyaret ederek öğrencilerle birlikte oluyor, kimi zaman da öğrenciler Genel Merkezimizi ziyaret ediyorlar. Selahattin Akbilek Anadolu Lisesi öğrencilerinden Tutku Görkem Kale ve Ayşegül Şahin bizlerle birlikteydiler bu Cumartesi günü. Onlarla bir dizi söyleşi gerçekleştirmek, telif haklarını, korsan yayıncılığın zararlarını, okumanın önemini, öyküyü, şiiri konuşmak, İLESAM’ı anlatmak, tanışmak bizlere mutluluk verdi.

 

Hayata dair, hayatın içinden pek çok konudaki şiirlerin süslediği bir gün daha hatıralar arasında yerini aldı. 
İLESAM Şiir Dinletilerimize şiire, sanata ve kültüre gönül veren herkesi- üyemiz olsun veya olmasın-bekliyoruz. Unutmayın!

HABER METNİ: Sibel Unur Özdemir 
FOTOĞRAFLAR: Sibel Unur Özdemir/Nur Ersen
YAYINA HAZIRLAYAN: Nur Ersen