ÇANAKKALE RUHU VE MEHMET AKİF SEMPOZYUMU BAŞLADI
(17 MART 2016)

Çanakkale zaferinin 101. Yılı’nda ARÜ, Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (İLESAM) ve Türk Tarih Kurumu(TTK) katkıları ile hazırlanan Uluslararası Çanakkale Ruhu ve Mehmet Akif Ersoy Sempozyumu ARÜ’de  hayata geçirildi. İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi (İBEF) Hoca Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda başlayan sempozyumun açılış konuşması İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız tarafından yapıldı. Gerçekleştirilen bu sempozyumun tarihe düşülen çok önemli bir not olduğunu ifade eden Parmaksız;

 “Bugün günlerden 18 Mart ve 18 farklı üniversiteden 30 yakın akademisyenimiz 18-19 Mart tarihlerinde Çanakkale Zaferi ve Mehmet Akif Ersoy ile ilgili bildiriler sunacak.” dedi. İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız, Çanakkale ruhunun gelecek nesillere aktarılmasının önemli olduğunu vurgulayarak gençlerimize, yaşanılan bu tarihi zaferin her yerde ve her mekânda aynı ruhla anlatılması gerektiğini söyledi. Parmaksız, Türklerin asla boyu eğmediklerini, tarih boyunca çok zor zamanlar geçirseler bile her defasında daha güçlü bir şekilde ayağa kalkmasını başardıklarını ifade ederek, Türk milletine düşman olanların yanıldığı konunun ise, Orta Asya’dan gelme o ruhun hala aynı şekilde devam ettiğini unutmaları olduğunu söyledi. 

İLESAM'ın, Türk Tarih Kurumu ve Ardahan Üniversitesi ile birlikte Çanakkale ruhuna ve emanetine sahip çıkmak için bu sempozyumu gerçekleştirdiklerini belirten Mehmet Nuri Parmaksız, diğer üniversite rektörlerinin de ARÜ Rektörü Ramazan Korkmaz gibi duyarlı olması gerektiğinin altını çizerek konuşmasını bitirdi.

Sempozyumun ev sahipliğini yapan ARÜ Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz,  insanların karakterlerinin test edildiği zamanların olduğunu, kahraman insanların hiçbir zaman rahat koltuklarda oturmadıklarını, ARÜ logo tanıtım filminde de bahsedildiği gibi kahraman olmak için zamanı geldiğinde zorluklara karşı merdane durulması gerektiğini ifade etti. Rektör Prof. Dr. Ramazan Korkmaz, bu günkü Çanakkale ruhu, emperyalizm’ e karşı birlik ve kardeş olmaktır. Çanakkale ruhumuzu korumalıyız ve gerekirse bu uğurda can vermeliyiz, diyerek birlik ve beraberlik içinde olmamız gerektiğinin vurgusunu yaptı.

Konuşmaların ardından Prof. Dr. Tuncer Gülensoy başkanlığında birinci oturum başladı. İlk konuşmacı olan Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nurullah Çetin, İstiklal Marşı’nın Türk milleti açısından önemini anlattı. Prof. Dr. Çetin, İtri’nin tekbiri ile imanımızı, İstiklal Marşı ile de milli benliğimizi tekrarlıyoruz. İstiklal Marşı milli mücadeleyi oluşturan bir metindir. Bizler sadece Allah’ın huzurunda eğiliriz. Başka kimsenin önünde eğilmeyiz. Bizler kimsenin himayesini ve mandasını kabul etmedik ve ya istiklal ya ölüm dedik. İstiklal Marşının temeli istikbalimizdir, diyerek İstiklal Marşı’nın büyüklüğünden bahsetti.

İlk oturumun diğer bir konuşmacısı olan yine Ankara Üniversitesi’nden sempozyuma katılan Prof. Dr. İsmail Doğan, Mehmet Akif Ersoy’un Çanakkale Ruhunda Bulduğu Sosyolojik Temalar konusunu işledi. Prof. Dr. İsmail Doğan, 10 yıl önce yayınlanan Er Ryan’ı kurtarmak isimli filmden bahsederek, çekilen sinema filmlerinin insanları gaza getirdiğini ve yabancılar bu konuda çok başarılı olduklarını belirtti. Bu filmi izledikten sonra aklına Çanakkale, Kafkasya ve Orta Doğu’nun geldiğini bizlerinde 14’lü, 15’li kahramanlarımızın, şanlı tarihimizin ve destansı milletimizin tanıtımı için daha görkemli olanlarını yapmamız gerektiğini anlattı. Doğan, bu konu hakkında çekilen filmlerin yetersiz olduğuna da dikkat çekerek daha duyarlı davranmamız gerektiğini söyledi.   Prof. Dr. Doğan, Mehmet Akif’i, Tacettin Dergâhı’nı daha iyi bilmemiz ve anlamamızı, Akif’in sosyolojisine şiddetle ihtiyaç olduğunu, Akif’i anlamanın ve tahlil etmenin öneminin büyük olduğuna değinerek sözlerine son verdi.

Çanakkale’yi Geçilmez Kılan Ruh; Asım’ın Nesli konusunu işleyen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Yaman, Akif’in Osmanlı gibi bir devin çöküşüne ve Türkiye gibi bir filizin yetişmesine şahit olan bir edip olduğunu söyledi. Prof. Dr. Ertuğrul Yaman, eğer ki bir ruh arıyorsa Türk Milleti’nin Akif’e bakması gerektiğini, Akif’in İslam dünyasının Ömer’i, Türklerin Alperen’i, şairlerin de duayeni olduğunu belirtti. “Akif haksızlığa karşı duran gerekirse bileği ile savaşan bir gençtir. Çanakkale ruhunu ortaya koyan kişidir” diyerek konuşmasını tamamladı.

İİlk oturumun son konuşmacısı Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. İbrahim Arslanoğlu, Mehmet Akif’te İnsan Felsefesinin ne kadar büyük bir şuura sahip olduğunun vurgusunu yaparak, babasının da Kurtuluş Savaşı’nda savaşan bir asker olduğunu, vatanın kolay kazanılmadığının ve kolay da kaybedilmeyeceğinin altını çizdi. Prof. Dr. İbrahim Arslanoğlu, insan birçok bilimin konusudur. İslam dünyasının korkutulduğunu, tembellik ve miskinliğe bırakılarak bu duruma mahkûm edilmeye çalışıldığını belirtti. Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arslanoğlu, Avrupa’nın çok fazla ihracat yapıp gelir elde ettiğini, akıl ve bilimi en az kullananların ise yine İslam ülkeleri olduğunu ifade etti. Yok etmenin Allah’a mahsus bir şey olduğunu fakat insanların dünyayı yok etmek için büyük bir çaba harcadıklarını söyledi.

Sunumların ardından konuşmacılara teşekkür belgesi takdim edildi. Öğlen yemeğinde ise günün anlam ve önemine binaen katılımcılara ve programa katılanlara Çanakkale Savaşında mehmetciğin yediği çorba, üzüm hoşafı ve ekmek ikramında bulunuldu.